İKİLEM MEVSİMİ… ALGI… OLGU…
Kafadan sallayarak yapılan şeylerle üretilen algının ömrü, güneş altındaki kırağıdan fazla olmaz…
Ereğli Belediye Meclisi’nde yaratılan hava… Danıştay Gülüç’ün Ereğli’ye bağlanması konusunda karar vermiş. Böyle söyleyince zannediyorsunuz ki iş tamam, neticede konuya ilişkin en üst mahkeme kararı var.
Ama öyle değil işte!
5393 sayılı Belediyeler Kanunu’nun 8. Maddesi hangi durumlarda köy, mahalle ve beldelerin bir belediyeye katılacağını düzenliyor.
Aynı kanunun 11. Maddesi ise bu katılım işleminin nasıl yapılacağını anlatıyor
Şöyle diyor:
“ Meskûn sahası, bağlı olduğu il veya ilçe belediyesi ile nüfusu 50.000 ve üzerinde olan bir belediyenin sınırına, 5.000 metreden daha yakın duruma gelen belediye ve köylerin tüzel kişiliği; genel imar düzeni veya temel alt yapı hizmetlerinin gerekli kılması durumunda, Cumhurbaşkanı kararı ile kaldırılarak bu belediyeye katılır. Tüzel kişiliği kaldırılan belediyenin mahalleleri, katıldıkları belediyenin mahalleleri hâline gelir. Tüzel kişiliği kaldırılan belediye ile köylerin taşınır ve taşınmaz mal, hak, alacak ve borçları katıldıkları belediyeye intikal eder.”
Eskiden bu madde, Büyük belediye meclisinde karar alınmasını, valiliğin görüşünü, Danıştay’ın olurunu ve üçlü kararname (yani içişleri bakanı, başbakan ve cumhurbaşkanının imzasını) gerektiriyordu. Tüm idari ve hukuki şartları yerine getirdiğiniz zaman, iş başındaki hükümet tarafından birleştirme işlemi yapılıyordu. Şimdiki durumda Cumhurbaşkanı kararnamesi oluyor.
Her iki durumda da konu politik bir karar alınmasını gerektiriyor yani.
***
Ereğli Belediye Meclisi, görevdeki başkanın arsasına bitişik olan belediye arsasının başkana satışı için karar aldı. AK Partili üyeler çekimser oy kullandı.
Yukarıdaki örnekte hukuk ve fiili durum, bu örnekte tersine dönüyor. Beldenin ilçeye bağlanma meselesinde öne sürülen tezde eksik olan hukukilik iken, bu arsa satışında hukuki açıdan bir mahzur yok ama ahlaki boyutu sorgulamaya açık, bu yüzden de anında unutulması için her şey yapılıyor.
Hukuk ve Ahlak ortak kümeleri olsa da birbirini tam olarak kapsamayan iki ayrı kurumsal düşünce biçimidir. Bir bankanın yönetim kurulu başkanının, başkası için envaı türden sorgulama gerektirecek bir kredinin önündeki engelleri kısaltmak için nüfuz kullanması hukuku ilgilendiren bir konu olmayabilir ama ahlaken sorgulamaya açık bir tutumdur. Aynı şekilde kamuya iş gören bir yüklenicinin, aynı zamanda aynı kamusal birimin seçilmiş veya atanmış yöneticisine inşaat yapması, kamu idarecilerinin bu gibi yüklenicilerden daire, dükkân filan alması da hukuka aykırı bir durum olmayabilir ama bu işlerin ahlaki boyutu sorgulanabilir.
Ne kadar şeffaflık taraftarı olduğunuzu söylerseniz söyleyin, bir kere kötü kokular algılanmaya başladı mı, ahlaki durumunuzu izah etmeniz, minareyi çalanın kılıf hazırlamadığını anlatmanız zor olacaktır.
***
Tabii bunlar hayali örnekler.
Şu an konu belediye meclisinin hukukun içinde kalmak kaydıyla, belediye başkanına arsa satışı konusunda karar alması. Elbette kararın hukuki boyutuna diyecek bir şey yok.
Ancak seçimle gelinen görevler, demokratik yönetimlerde insana muteber pozisyonlar, ışıltılı zafer aylaları, tumturaklı konuşmalar yapma fırsatı, kırmızı halılar falan sağlar ama aynı zamanda seçilene de yakın çevresine, başka bin türlü sorumluluğun yanı sıra, sorgulanması gayrı kabil bir ahlaki pozisyonda kalma yükümlülüğünü de yükler.
Bu yük doğru taşınmazsa, algı olgunun önüne geçer ve neticeleri zaman içinde gözlemlenecek bir gerçeklik kurar.
YORUMLAR
Hüseyin AKSAKAL DÜNYA HALİ Tarafından Yazılan Son Yazılar
NE BAYRAMINDAN BAHSEDİYORSUNUZ?
24.7.2023 15:12 9539Her sene 24 Temmuz’da basın mensupları için kutlama mesajları yayınlanır. Adı üstünde Basın Bayramı ya… Gelec... Devamını oku >>
KENDİ AYAKLARI ÜSTÜNDE BİR EREĞLİ…
20.6.2023 13:54 2227Gazetelerde, internet sitelerinde, sosyal medyada, realitenin ne olduğundan ziyade, kimin haklı olduğu veya kimin neye sahip olduğu, neye s... Devamını oku >>
GEÇEN HAFTA, BU HAFTA
9.2.2023 15:05 2096İçimden hiç yazı yazmak gelmiyor… Daha doğrusu ne yazsam yetersiz olacağını bildiğimden, klavyemden utanıyor, be... Devamını oku >>
BEKLEYEREK DEĞİL, ÇALIŞARAK…
1.1.2023 13:20 1821Karadeniz Ereğli yeni yıla okulda akran zorbalığının bir örneğini konuşarak girdi. Bir meslek lisesinde dört öğrenci, eng... Devamını oku >>
İL OLMA TALEBİ YA DA EREĞLİ’YE SAĞIR OLMAK…
23.12.2022 17:05 15952020 Aralık ayında, neredeyse tam iki yıl önce bu konuyu yine yazmışım. “Karadeniz Ereğli, taleplerini merkezi idareye aktarm... Devamını oku >>