Özcan: ´´Lordların değil, üyelerin adayıyım´´

15 Nisan´da yapılacak olan Karadeniz Ereğli Ticaret ve Sanayi Odası seçimlerinde yönetim kurulu başkanlığı için aday olan ve çalışmalarını sürdüren İş Adamı Niyazi Özcan, seçimleri kazanacaklarını, ancak Ereğli´nin çıkarlarını başta Ankara olmak üzere her platformda daha güçlü temsil etmek ve savunmak için bütün gruplarda seçimi kazanarak 7-0´lık bir seçim zaferi beklediğini söyledi.

Karadeniz Ereğli Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) yönetim kurulu başkan adayı İş Adamı Niyazi Özcan, Demokrat FM´de, Şenol Azman tarafından hazırlanıp sunulan Kara Tren programına katıldı.

Özcan, programda, diğer adaylardan Mustafa Özkan´a başarı dileklerinde bulunurken, Arslam Keleş ve Sertan Yalçın´a ise ciddi eleştiriler yaptı.

Arslan Keleş grubunu Kaptanı olamayan gemi olarak tanımlayan Özcan, Sertan Yalçın ekibini de geçmiş yönetimde kendisini haksız yere tasfiye etmekle ve TSO yönetimini kişisel çıkarları uğruna kullanmakla eleştiren Özcan´ın programdaki konuşması ve sorulara verdiği cevaplar özetle şöyle:

´´1942 de Zonguldak´a yerleşen Karadenizli bir ailenin bireyiyim. Kandilli doğumlu biriyim. O kültür içinde büyümüş ve Türkiye kültürü ile entegre olmuş ekonomiye hakim birisi olarak TSO Başkanlığına talip oldum. Bu uzun bir maraton. İki ay kala saha çıkmış biri değilim. Savaşmayı severim.

BÖLGEYİ TANIMAK GEREKİYOR

Ereğli´yi Batı Karadeniz´i anlamak gerekiyor. Zonguldak Türk sanayisinin lokomotifi idi. Zamanla Düzce ve Karabük kalkınırken merkez çöktü. Daha önce iyi bir ekonomik ortamda yaşıyoruz. Biz özelleşme süreci sonrası Ereğli nereye gitti bunu bilmeli. Yaşadığımız şehrin yaşam biçiminden dolayı ağır sanayi diyoruz. Buranın merkezinde de sanayi taşımacılı ve saç var.

2500 araç parkurundan 250 ye düşmüş bir araç parkuru var Ereğli´de. 2006 da 130 trilyon maaş ödeyen Erdemir şimdi 20 trilyona gelmiş. Bu durumu kısaca özetliyor. Biz bu durum üzerinden hareket ettik. Ereğli´de değişim getireceğiz dedik. Bir önceki dönem bu anlayışla TSO ya girdik ama dışlandık. Ardından da Ereğli Mücadele Platformunu kurarak bugüne geldik.

ONLAR KISA MESAFE KOŞUCUSU

Diğer arkadaşlar kısa mesafe koşucusu. Kendilerine bir makam bulamamışlarıdır. Ama TSO bireysel makam yeri değil. Konuları bilmek, lokomotifi çalıştırmak gerekiyor. TSO´nun hedfi üyelerini güçlendirmektir. Yoksa kimsenin bireysel kalkınma makamı değildir. Buna ne biz ne de taban razı. Biz tabanın adayıyız, burjuvazinin, lortların değil. Derin dalga da diyorum biz bu harekete. Ayrıca diğer adaylar kendi çıkarlarını da savunacak durumda değil. Biz onarlın haklarını da savunacağız.

MUSTAFA ÖZKAN…

Konu ekonomi, konu iş aş. 4000 üyeden 1500 üyeye düşmüş bir odada ne konuşulmalı. Tabi ki Ereğli nasıl kalkındırılır bu olmalı. Yoksa arkadaşların hesapları gibi değil.

Mustafa Özkan, beyi çok tanımıyorum. Onunla bir muhabbetimiz var. Kendisine başarılar diliyorum. Kendine göre bir bakış açısı var. Geçmişte bir rekabet ve birlikteliğimiz yok. Felsefesi bakışına o nedenle eleştiri yapamam. Yolu açık olsun.

SERTAN YALÇIN VE EKİBİ

Hala hazırdaki yönetime gelelim. Yaşar Abi ye Allah rahmet etsin. Bir şeyler yapmıştır. Önemli olan geçmişte yapılanalarla birileri kendine yol haritası çiziyorsa bu olmaz. Geçmiş gelecekte kaldı. Gün geçmişe değil geleceğe doğuyor. Biz birlikte bu arkadaşlarla çalıştık. Benim o yönetimden gönderilme sebebini karar defterinde nasıl işlemişler açıklayacağım, önümüzdeki günlerde. Bazı arkadaşlar sen haklı olsan da senle değiliz o gün dediler. Böyle bir fıtratları var. Ben beş yaşından beri sokağa iniş savaşan biriyim.

ADAYLIĞI BIRAKIN SOKAĞA ÇIKMAMALILAR

 O yönetimde biz insanlara söz vermiştik. Yönetime geldikten sonra strateji değişti ben de bunu kabul etmedim. Ben aldığım oyun hakkını vermek için önce o yönetim içinde savaş verdim. Sorun buradan kaynaklıydı.

Bu arkadaşlar Ereğli´ye bir zerre katkı vermemişken kalkıp bu gün aday oldular. Üyeler bunlara öyle cevap vermeli ki bir daha sokağa çıkamasınlar.

 Kampus için proje yapmadılar ama kendi reklamları için daha fazla para tutan bir harcama yaptılar. Hepsi bir yıldız gibi çıkış yapıyor. Benc TSO´yu bıraksın tiyatrocu olsunlar. Psikolojileri o kadar bozuk ki insanları ticari olarak tehdit ediyorlar. Bu lortlat takımı gidip birisine destek veriyorsa kimin parasını yatırıyorlar. Ben üyelerden hesap sormasını bekliyorum. Herkes bana değil kendi ekmeğine sahip çıksın.  Destek versin hesap versin. En kısa sürede Ereğli´de ne değişti göreceğiz.

 TSO KİMSENİN SİYAETE ZIPLAMA BASAMAĞI DEĞİL

Adayların Mustafa bey hariç, biz TSO´yu alırsak ya belediye ya da milletvekilliğine oynayabilriz hesabı içinde. Aslan Keleş diyemiyorum. Çünkü grup kimden oluşuyor kaptan kim belli değil. Hemen hemen grup içinde herkes hem belediyeye hem de milletvekilliğine aday. Sanki Belediye başkanı, milletvekili eksikliği var. Üyelerimiz bunları bilerek kararını vermeli.

Bu adaylar TSO´yu basamak olarak kullanmak istiyor. TSO kimsenin basamağı değil, ekonomiye hizmet yeridir.

KAPTANI OLAMAYN GEMİ

Ağır sanayi bölgesiyiz. Üç kuvar var saç, sanayi ve taşımacılık. Bu sistemde yönetime gelenler sobaya, Erdemir´e yakın olup işlerini görmek istiyor. Yani paranın döndüğü merkezde olmak istiyorlar.

Diğer arkadaş geminin kaptanı olmayan arkadaş ise bana gelecek oyları bölmek için devreye girdiğini düşünüyorum. Bir grup alacağını bile bilmiyorum. Bu kaptansız gemiye sesleniyorum. Ereğli´nin önünü kesmeyin. Milyonluk yatırımlarınız var. O işleri kovalayın. Bilmiyorsanız bilen ağabeyleriniz var, onlara sorun.

MEVCUT YÖNETİME ISRARLI DESTEK NİYE?

Ben 50 yaşına geldim, daha ne kadar tecrübe kazanacağım. O nedenle artık müdahil oldum. 1998 yılında kantarı açtıran adamım. Bundan sonra da kanayan tüm yaralara merhem olacağım.

Tüm Türkiye´ye bakmadan Ereğli´yi anlamayız. Biz Erdemir´in taşımasının yüzde 65´ine talibiz Ereğli olarak. Taşıyıcı ve nakliyeciyi ayırmalıyız. Geçerli fiyat neyse o fiyatla gider Erdemir´le 5 yıllık sözleşme yapar bunu tabanla paylaşırız. Tabii diğer arkadaşların tabandan haberi yoksa ne diyelim. Kışla da kamyoncu sıkıntı yaşıyorsa o kamyoncunun değil, lider olarak ortaya çıkmış benim suçumdur.

Erdemir Ereğli´yi fazlasıyla doyuracak bir kurum. Biz bu konuda hakkımızı istiyoruz.

Mevcut yönetim sonuna kadar kul hakkı yiyor. Hangi yüzle adayım diyorsun. Bunların inancı var mı? Bu işe kim neden bu kadar ısrarla destek veriyor. Bu da önemli.

FETÖ

Yeni yönetime aday olanlarda FETÖ´ye yakınlar var mı? Bunun detayına ben giremem. Bu konuda adli kurumlar gerekeni yaparlar. Telefonla destek verip oy isteyenler var. Bunlar yakında açığa çıkar. Sürdürülen destek çalışmalarında böyle bir izlenim var gibi görünüyor. Onlar gücü gördükleri yere yaklaşırlar. Belki yüzde 95´i hasbel kader o işe bulaşmıştır. Yüzde 10 ise bunu yönlendirmeye çalışan beyin takımıdır. Benim uyarım bu işlere bulaşmasınlar.

SEÇİLİNCE NE DEĞİŞECEK

Ereğli´de zengin olanlar babasının malıyla zengin olmadı. Bir çoğu Erdemir´in malını satarak oldu. Projelerime gelince, Ormanlı, Kandilli, Kaptaş´tan merkeze ekonomik güç kazandıracağız dersek bu hayal. Bir kere biz Erdemir´e göbekten bağlıyız. O nedenle Erdemir´le masaya otururken teslimiyet ruhu taşımamalısın. Mevcut yönetim kendi servetini bile düşünüyor: Ereğli´nin ekonomisi Erdemir´le entegre olmuş OSB´lerden ve Erdemir´den alınacak işlerle olacak. Yani temel konu Erdemir´e teslim olamayacak bir yönetim olmalı. Dürsüt ve ilkeli olacaksın. Ne istediğini bileceksin. Gerisi projelendirilebilecek şeyler. Biz önce coğrafyamızı anlamalıyız. O kadar güzel ve kaynakları bol bir kentteyiz ki. Dünya ekonomisi ağaç ve demir üzerine yükseliyor. Bu ikisi bizde de var. İşte TSo yönetimi bunları hedef alarak Ankara´da yatıp kalkacak. Yoksa yatla katla gezmekle olmaz. Mücadele ruhu da 40 yaşından sonra gelişmez. Küçük yaştan itibaren bu mücadelenin içinde olmalısın.

Seçildikten sonra bu arkadaşlarımız gelip bana dua edecek. Allah razı olsun diyecek. Ben çok uzlaşıcı ve çözüm odaklı biriyim. Çözüm odağı demek benim. Ama doğrular çerçevesinde. Yosa birisi makam edinsin, birisi diğerinin hakkını yesin diye değil. Ben kimsenin hakkını yedirmem. Yattan gelip TSO´ya oturma hakkını kimseye vermem. Bunlar bir filme giriyor, çıkınca da vay ben neymişim diyor. Yahu kimsin sen. Bu lortlara, artistlere bu işi bırakmayacağız.

TÜM GRUPLARDAN ÇIKACAĞIZ

Ben 4 grup nakliye grubundan adayım. Bütün Ereğli´nin nakliyesine hakim bir ekibimiz var. Şu an TSO´da yönetimi almak diye bir derdim yok. Nakliye grubunu almak yetmez. Gruplardan 7-0´la çıkacağım ki Ankara´ya bu güçle gideyim. Diğer iki grup bence sıfırdır, sıfırdan bir yapmak istiyorlar. Yarattıkları algıya kimse inanmasın. Hedefim 7-0´dır.

HİSARCIKLIOĞLU MESELESİ

Dedemin bir lafı vardı, hayatında yalan söyleme aklın arkada kalmasın diye. Hisarcıklıoğlu konusuna gelecek olursak. 1998 yılından beri kendisini tanırım. Nevzat YAlçıntaş döneminden beri. Son beş yılda cenaze dışında bir kez iftar için geldi. Ben o yıllarda bütün raporlarla ekonomik gidişatı ona bildirmeme rağmen gelmedi. Eğer gelecekse kürsü şovuyla ve mevcut yönetime destek olarak gelmesin diye hem kendisine hem de kamuoyuna açıkladık. Danışmanı bizi aradı. Burada insanların durumu iyi değil. Şov için gelirsen yuhalanırsın dedim. O da bu böyle olursa senden bilir ve bir daha Ereğli´ye gelemem dedi. Beni tehdit ediyor musun dedim. Ben de siz şimdi beni tehdit ediyorsunuz dedim.

Eğer gelecekseniz, sanayicilerle bir oturalım dertlerini anlatsınlar dedim. Eğer şov için gelecekseniz hakkımı helal etmem dedim. Sonra Mustafa Özkan´la konuştum. Gidelim ama orda olumsuzluğa meyil vermeyelim dedim. Ama benim gelmem sen git dedim. Ben katılmayacağımı beyan ettim. O geldiğinde sanayideydim. Ankaralılar otomotivde İbrahim Beyle konuşurken danışmanı aradı. Neredesin Niyazi dedi. Ben de sahadayım dedim. Ben senin misafirinim neden gelmedin dedi. Bende bunun üzerine gittim. Dışarıda görüşürüm salona girmem dedim. Yukarı çıktım. Karşıma Rıfat bey, Mustafa Özkan çıktı. Beni elimden tutarak salona kadar götürdü. Konuşmalar devam etti. Mevcut yönetimi övdü. Orda Mustafa Beyle bir tartışma yaşandı. Özkan sonra bana gönül koydu, kavga etmeye gelip kol kola girdin diye. Ben de bunu açıkladım ve uzatmadı o da.

Program bittiğinde koluma gir dedi. Kürsüden itibaren böylece yürüdük. Yanıızda Setren Bey de vardı. Ben onun 50 toplantısına girdim. Yanına mevcut başkanı almadan hareket etmez. Tam ordayken, Sertan sen burada kal bana da makam arabasına bin dedi. Arabada, ben de başkanım, siz beş vakit namaz kılmak farz ama Ereğli bir de şükür namazı kılsın dediniz.

Ereğli´de limanlar ve tersaneler konusunda bilgisinin yanlış olduğunu söylediğimde, bana nasıl yani dedi. Bana bilgilerini topla ben seni çağıracağım dedi. Dün danışmanı aradı, başkan seni unutmadı çağıracak dedi. Kısacası tersaneler ve limanların gerçek durumu kendisine doğru anlatılmamış. Odaya kadar ben bunları anlattım. Odadan sonra Göztepe ye yemeğe gidilecekti. Bnei de çağırdı. Ben Erdemir´in Ereğli´den gasp ettiği hakları var. Ben Ereğli Erdemir´le barışmadan Erdemir´in suyunu içmem dedim. Yani ben o görüşmeden nemalanmak istesek o yemeğe de giderdim. Hisarcıklıoğlu ile yaşananlar budur.

O toplantıya gelenlerin yarısı bürokrat yarısı da iş adamıydı. O salonun tıklım tıklım olması gerekirdi. Bence orda Sertan Yalçın´ın kalemi kırıldı. Tüm imkanları kullanarak o salonu dolduramıyorsa bunu konuşmaya gerek yok.

BABA PARASIYLA GELDİNİZ

Şimdi çıkmış adayım diyenler var. Yahu sen hangi dereden, hangi sanayiden geldin de adaysın. Baba parasıyla gelmiş adayım diyorsun. Sanki bir kaynak makinesiyle çalışıp didinmişte gelmiş. Üyelerimiz buna dur diyecek. Ereğli´nin kaybedecek bir 4 yılı daha yok.

Bu işler öyle oval ofislerden yönetilmiyor.

Biz baba malına karşı değiliz. Diyoruz ki babadan kalanın üstüne ne koydunuz. Ben hakaret etmiyorum, sadece ciddi bir bilgi ve birikimleri olduğunu söylemiyorum. O koç grubundan plaket alır, ben okulara, spor kulüplerine verdiğim destekten alırım. Ondan sonra da çıkıp TSO´ya da adayım, muhtarlığa da adayım, milletvekilliğine de adayım dersin.

TSO GRUPLAR

Bilmeyenler için anlatalım seçimlerde seilecek gruplar şunlar. Brinci grup gıda grubudur. O grupta İlyas Demirkol arkadaş, Vahap Akbulut, Kibar arkadaşımız var.

Sanayi Grubu, dünyaya makine satan Erdal Akbaba arkadaşımız var. Yine model ekmek oluşturan Bayram arkadaşımız var. Üçüncü arkadaşımız tersaneler bölgesinden. Onu sonra açıklayacağız.

Üçüncü grup, inşaat grubu, Ahmet Türk, Özgür Erdoğan.

Dördüncü Grupta nakliyede ben varım. Beşinci grup mobilya ve beyaz eşya grubu. Altıncı grup ise hizmet grubu oluyor. Eğitim, hastane ve benzeri.  Yedinci grup metal saç grubu, Orda da Cem Gül ve Asın Doğan var.

Şimdi bu isimlere bakın. Konularına ne kadar hakim ne kadar destek verebilirler. Bunlar tırnaklarıyla kazarak gelmiş insanlar. O nedenle 7-0 diyoruz. Bu iddialı bir söylem değil. Eğer 7-0 olmazsa biz derdimizi Ankara´ya anlatamayız. Bu şehir efsanesi mi 15 Nisan´da göreceğiz.

TUZU KURULAR GİDECEK

İnsanlara, Erdemir´e bulaşma orası ejderha diyorlar. Ama onu diyenler gidip o ejderhanın yüreğini yiyor. İşte Niyazi Özcan bunu beş kişiye yedirmeyecek. O pasta 5 kişinin, tuzu kuruların değil tabanın pastası olacak. Tuzu kurular gitsinler. Biz yeni bir anlayış ve yöntemle bunu yapacağız.

Erdemir yıllardır Ereğli´ye bir şey katmamış. Peki bu arkadaşalr bir şey kattı mı. Okul mu açtı. Spor kulübüne destek mi oldu. Yok. Ancak TSO´nun imkanlarıyla kendilerine yol aldırmaya çalıştılar.

Biz aslında istemesini biliyoruz. Ama bu lortlar kamerası istememize izin vermiyor. Biz Erdemir´le ilgili eylemler yaptık. Sonra ne oldu. Kooperatif kuruldu. Ben dedim ki az daha bekleyim yüzde 60´ını alacağız diye. Ama ne oldu bana mal olmasın diye hemen koopreatif kurdular. İnsanlara araba aldırdılar. Yine zor durumda bıraktılar. TSO işte burada önder, lider olmalıdır. Bu kadar hata yapan bir yönetim işe yine aday.

Ben o eylemlere giderken, Faruk Yazıcı´yı da çağırdım. Hayır ben gelemem, OYAK´la iş yapıyorum dedi.

BU NİYAZİ ÖZCAN´IN DEĞİL, EREĞLİ´NİN KAVGASI

Ben bir kez daha söylüyorum. İnsanları kandırmayın. Kaptanı olmayan gemi gitmez. Gidin o arkadaşa söyleyin, gruplarını toplasın, gruplardakiler evet bu arkadaş bizim başkan adayımızdır desin, ben daha bir şey demem. Kaptanı olmayan gemiye verilecek oy boşunadır.

Bu dava Niyazi Özcan davsı değil. Ereğli davasıdır. Tüm TSO üyesi arkadaşlarım bu davaya sahip çıksın, güç versin, hesap sorsun. Temenni ve beklentim budur.

NOT: Özcan´ın katıldığı program, 21 Mart Çarşamba günü saat 16.00´da Demokrat FM´den tekrar yayınlanacaktır.