ANA SAYFA
GÜNDEM
SİYASET
EKONOMİ
MAGAZİN
EĞİTİM
SPOR
KÜLTÜR-SANAT
SAĞLIK
KÜNYE
İLETİŞİM

PANDEMİ HİPOTEZLERİ

   
Hüseyin AKSAKAL - DÜNYA HALİ Hüseyin AKSAKAL DÜNYA HALİ

İnsanoğlunun hayata tutunma gücü tehdit altındayken ortaya çıkar. Aynı şekilde bir toplumun gücünü de tehdit altındayken topyekün hareket etme yeteneğinden gözlemleyebilirsiniz.

Bu Koronavirüs pandemisi dolayısıyla alınması gereken önlemler konusunda görüş ayrılığı olduğu söylenemez.  Hijyen, sosyal mesafe, mecbur olmadan sokağa çıkmama…  Bu kadar. Bu önlemleri topyekün uygulayabildiğimiz ölçüde, içinde yaşadığımız toplumun tehdit altında birleşebilme potansiyelini ortaya koymuş olacağız.

Sınanmamış  bir cesaret sadece palavra olma ihtimalini içinde barındırdığı gibi, yersiz bir cesaret de ahmaklık olarak nitelendirilebilir. En azından olağan koşullar altında bu böyledir. Bugünlerde bu hipotezlere bir yenisini eklememiz gerek.  Toplum dediğimiz şey tek tek bireylerden oluşur ve topluca hareket etmek gereken  (böyle söyleyince herkes bir araya gelecek görünüyor. Öyle değil. Aslında kural, tek tek, ortak bir hareket tarzını benimsemeyi içeriyor ) bir dönemde, genel uyumu bozacak şekilde “Kafasına göre takılanlar”,  virüs bir insan vücudu için neyse, bütün bir toplum için aynı anlama geliyor.  

Yeni hipotez bu.

YAŞLILAR MESELESİ…

Öte yandan hatalı hipotezler de istenmedik sonuçlar doğurabilir. Mesela, 65 yaş sınırı üstündekilerin sokağa çıkma yasağı konusundaki yaklaşımları ele alalım.

İçinde bulunduğumuz hafta aynı zamanda Yaşlılara Saygı Haftası… Olağan koşullar altında bu hafta içinde her halta nane olan sosyal medya kalemşörlerinin büyük bölümü, ilerleyen yaşlardakilerin önemine, toplumun hafızası, bir dönem onun yüklerini sırtlamış kahramanları olarak gösteren en veciz ifadeleri paylaşıyor olacaktı.  Pandemi döneminde, sokağa çıkma yasağı ile birlikte, bu kişilere yönelik korku, sakınma ve dışlama gayretlerinin bir araya geldiği hatalı bir tepkisellik hali var.

Hatalı; çünkü öncelikle  yaşlılarımız dün ne kadar muhteremse, bugün de o kadar muhterem.  Bunun farklı bir şekilde düşünülmesi için geçerli bir sebebimiz yok. Hiç birinin ne görüşü değişmiştir, ne de davranışları.  Ona bakarsanız sokağa çıkma yasağı da yaşlılar hastalığı yaydığı için uygulanmıyor. Hastalığı daha ziyade sosyal hayatın içinde olan, sizin gibi, bizim gibi kişiler yayıyor. Yaşlılar  sadece bu salgının en önde gelen mağdur kitlesi olduğu için, onları korumak için sokağa çıkmaları engellenmeye çalışılıyor.  

Gel de halk otobüslerine binmelerinin engellenmesine yönelik kararı, onların toplum için tehdit olduğu gibi saçma ve kötü niyetli bir hipotezden yola çıkarak değerlendirenlere  isyan etme.  Gerçekte toplu alanlarda onların sağlığı diğer toplum üyelerinden daha fazla risk altında olduğu için,  topluluklar onlar için tehdit olduğu için böyle bir uygulama var.

Bu konuda da aklımızı başımıza devşirmemiz gerek. Salgın toplumu tehdit ediyor ama yersiz korkular da İnsan Hakları kavramlarını tehdit ediyor.

ZAFER SAĞLIKÇILARIN OLACAK…

Aslında örnekler çoğaltılabilir ama  özellikle dikkat çekmek gereken bir husus var.  Savaş dönemlerinde ordular ve askerlerin itibarı artar.  Pandemi döneminde öncelikle itibar  kazanan kesim sağlık çalışanları oldu.  Tüm toplum inzivaya çekilirken, cephe hattında kalan kesim olduğu için gayet doğal bir şey bu.  Görev ve maişet gibi sıradan duygularla olduğu gibi, bu cephenin kendilerine ait olduğu ve virüse geçit vermemenin kendilerine düştüğü gibi daha idealist hislerle bu cepheyi tutmuş olabilirler. Hiç fark etmez, savaş zamanında ülkeyi savunan askerler neyse, bugün aynı saygınlığı hak ediyorlar.

Yeri gelmişken bir şeyi de belirtmek gerek. Tarihte zaferlerden tuhaf şekillerde söz edilir.  Örnekler çeşitli olabilir ama bizim tarihimizle ilgili konularda kimi hassasiyetler söz konusu olabildiğinden,  başka bir örnek verelim isterseniz. Mesela, Trafalgar’da Nelson’un Napolyon’u yendiğini söyleyince, iki kişi arasında bir kavgadan söz ediyormuşuz gibi saçma bir anlam ortaya çıkıyor. Oysa zafer  sadece komutanların değil, orduların ve onun tüm birimlerinin eseridir

Bu savaşın (bunu salgınla mücadele diye okuyun) zaferle sonuçlanacağına şüphe yok. Bu zafer kimin adıyla anılırsa anılsın,  asıl galipler sahadaki sağlıkçılar olacak.

PANDEMİ SAVAŞININ MİLİS GÜÇLERİ…

Sokaklarda çöpleri topladığını, keyif olsun diye çitlediğiniz çekirdekleri süpürdüğünü gördüğünüz, kimi zaman burun kıvırarak mesleğini küçümsediğiniz temizlik görevlileri var ya…  İşte onlar bu mücadelenin şu ana kadar hakkı verilmemiş kahramanları, pandemiyle savaşın milis güçleri…  Mücadele kazanılacaksa en az sağlık görevlileri kadar onların sayesinde de kazanılacak.

Bu yüzden artık kamusal hijyen ve temizlik alanında çalışan emekçilerle ilgili kamu alemin yeni bir bakış açısı kazanması, konunun aynı zamanda bilimsel bir ihtisas meselesi olduğunun teslim edilmesi gerek.  Ama bu da yetmez.  Özlük hakları ve ücretleri ile ilgili düzenlemeler de yapılarak hak ettikleri refah ve huzura kavuşmaları , aynı zamanda bu görevin bilimsel arka planının gerektirdiği donanıma erişimleri birtakım için planlamaların yapılması gerekiyor.

SON OLARAK

Son olarak, pandemi ortamının ekonomik ve sosyal düzeyde büyük bir dönüşümün kapısını aralayacağı anlaşılıyor.  İnsanın varoluşu, doğayla ilişkisi, insan hakları gibi konuların da etkilenme ihtimali var mıdır, olursa süreç ne şekilde evrilir? Bunları takip etmekte yarar var.

Bir ara belki bu konuyu da ayrıca ele almak gerek.



YORUMLAR


Hüseyin AKSAKAL DÜNYA HALİ Tarafından Yazılan Son Yazılar

NE BAYRAMINDAN BAHSEDİYORSUNUZ?


Her sene 24 Temmuz’da basın mensupları için kutlama mesajları yayınlanır. Adı üstünde Basın Bayramı ya… Gelec... Devamını oku >>

KENDİ AYAKLARI ÜSTÜNDE BİR EREĞLİ…


Gazetelerde, internet sitelerinde, sosyal medyada, realitenin ne olduğundan ziyade, kimin haklı olduğu veya kimin neye sahip olduğu, neye s... Devamını oku >>

GEÇEN HAFTA, BU HAFTA


İçimden hiç yazı yazmak gelmiyor…  Daha doğrusu ne yazsam yetersiz olacağını bildiğimden, klavyemden utanıyor, be... Devamını oku >>

BEKLEYEREK DEĞİL, ÇALIŞARAK…


Karadeniz Ereğli yeni yıla okulda akran zorbalığının bir örneğini konuşarak girdi. Bir meslek lisesinde dört öğrenci, eng... Devamını oku >>

İL OLMA TALEBİ YA DA EREĞLİ’YE SAĞIR OLMAK…


2020 Aralık ayında, neredeyse tam iki yıl önce bu konuyu yine yazmışım. “Karadeniz Ereğli, taleplerini merkezi idareye aktarm... Devamını oku >>

KÖŞE YAZARLARI

NE BAYRAMINDAN BAHSEDİYORSUNUZ?
EREĞLİ ‘’DİNAMİKLERİ’’ ZAYIF
Nöbetçi Eczaneler

PİYASALAR

32,4062
35,2201
2.324,28

KDZ.EREĞLİ'DE HAVA DURUMU

kapalı
kapalı 13o

SON YORUMLAR