Serter: ´´Baskıcı iktidarlar dogmayı sever´´
CHP İstanbul Milletvekili Nur Serter, Ereğli´de konferans verdi. İktidarın eğitim politikalarına eleştiriler getiren Serter, ´´Eğitimden laikliği ayıkladığınız zaman geriye kalan bir posadan ibarettir.´´ dedi.
Serter, Zongulda´ta katılacağı etkinlikler öncesinde geldiği
Ereğli´de, ´´Türk Milli Eğitiminin Sorunları ve Çözüm Önerileri konulu konferans
verdi.
Atatürk Kültür Merkezi Nikah Salonu´nda gerçekleşen
konferansta partililere ve vatandaşlara seslenen Serter, AK Parti iktidarının
eğitim polkalarını hedef alarak şöyle konuştu:
´´Neden eğitimi konuşuyoruz? Birincisi ben bir eğitim
profesörüyüm ve yaklaşık sekiz yıldır Adalet ve Kalkınma Partisi´nin eğitimle
ilgili yaptığı çalışmaları yakından izliyoruz. Ne yazık ki son üç dört yıl
içinde tahammül bile edemeyeceğimiz, en kötü ne yapabiliriz diye düşünsek,
hayal gücümüzün bile yetmeyeceği uygulamaların Türkiye´de sergilendiğine tanık
oluyoruz. İçimizi sızlatıyor. Sizlerin ülkenin aydın bireyleri olarak,
çocukları ve torunları eğitim gören kişiler olarak inanıyorum ki gelecekten
büyük bir endişe duyuyorsunuz, çünkü bana ulaşan çok sayıda insan, Türkiye´de
çocuklarının geleceğinden duyduğu büyük endişeyi çok sıklıkla dile getirmeye
başladılar.
CHP´nin, daha doğrusu çağdaş Türkiye´nin eğitim konusuna bakışı çok açık ve nettir. Laik, çağdaş, demokratik, fırsat eşitliğine uygun konumlandırılmış Atatürkçü bir eğitim diye biz alıştık. Böyle yetiştik. Yıllarca böyle eğitim gördük. Bugün bu değerlerin eğitimden teker teker ayıklanışını acı içinde izliyoruz. Bu söyleyeceğim şeyler yaşananların çok küçük bir parçası olacak, hiçbir abartma olmayacak. Siyaset yapmak uğruna var olan bir şeyi olduğundan daha abartılı ve vahim göstermek gibi bir üslubum hiç olmadı. O nedenle karşı karşıya bulunduğumuz tablo, sizin de çok iyi farkına vardığınız gibi, freni patlamış, uçurumdan aşağı yuvarlanmak üzere olan ve içinde de çocuklarımızı taşıyan bir eğitim sistemi vagonu haline dönüşmüş durumda.´´
´´NEDEN LAİK EĞİTİM´´
´´Neden laik bir eğitim istiyoruz?´´ sorusunu ise Serter
Amerka´da yaşayan ve kuralcı baskıcı bir tarikat olarak bilinen Yahova
Şahitleri Tarikatı´na üye bir ailenin çocuklarının baskıcı tarikat eğitiminden
geçtikten sonra, tepki olarak uyuşturucu ve alkol alışkanlığına bulaştığını ve
en sonunda bir dazlak çetesine girerek ailelerini öldürdüğü örneğini vererek
şöyle yanıtladı:
´´Laik eğitim istememizin en önemli nedeni özgür düşünen,
sorgulayan, analiz ve sentez yapabilen, kendi kararlarını alabilen, birey
olarak var olabilen kuşaklar yetiştirmektir. Bunun başka bir izahı yoktur. Eğer
eğitimden laikliği dışlarsanız, bu ilkeden vaz geçerseniz, o zaman çok açıktır
ne yetiştireceğiniz. Kul yetiştirirsiniz, birey yetiştiremezsiniz. Dogmaların
esaretine girmiş olan insanlar hiçbir zaman geleceği yapılandıramazlar. O dogma
çerçevesinin dışına çıkamazlar.
Dogma çok tehlikeli bir şey. Bugün bir dogmayı kabul ederseniz, yarın başka bir dogmanın esaretini kabul edebilirsiniz. Faşist rejimler dogmalara alışmış kitleleri çok kolay kullanır. Çünkü onlar birey olmaktan ziyade itaate eğilimlidirler. İktidarlar da bu yapıyı pek ama pek çok sever. Kul kolay yönetilir. Birey demokratik tepkilerini ortaya koyar. O nedenle Türkiye Cumhuriyeti laik eğitim derken, özgür düşünen birey yetiştirmeyi hedefledi. Özgür düşünen birey itiraz da eder. Kabul ettiği zaman, kabul ettiği onun malı olmuştur. Bu nedenle çok önemlidir.´´
´´DİN DERSİ DİĞER DERSLERE ORANI YÜZDE 29´´
Yapılan düzenlemelerle dini eğitimin eğitim saatleri
içerisinde önemli bir zaman dilimini kapsadığını ifade eden Serter sözlerini
şöyle sürdürdü:
´´Eğitimden laikliği ayıkladığınız zaman geriye kalan bir
posadan ibarettir. Bugün eğitim sisteminde yapılan ilk şey ne olmuştur? 2011
seçimleri tamamlandıktan sonra izleyen aylar içinde eğitimden Atatürk milliyetçiliği
doğrultusunda gençlik yetiştirme hedefi yasadan çıkarıldı. Yasamızda artık
Atatürkçü gençlik yetiştirme diye bir şey yok. Ardından 4+4 dediğimiz sistemin
getirilmesiyle Laik eğitim tarihe karıştı.
Niye böyle söylüyorum. Çünkü eğitimin tüm inanç gruplarına
ve dinlere eşit mesafede durması gerekir. Eğitimin bir inancı benimseyip,
diğerini yok sayması halinde eğitimdeki laiklikten söz edemezsiniz. 4+4 ne
yaptı? Seçmeli din dersleri koydu. Kimin için? Sadece bir inanç grubu için.
Sünni Müslümanlar için seçmeli din dersleri koydu. Aleviler bunun dışında
bırakıldı. Diğer inanç grupları bunun tamamen dışında bırakıldı. Bu dersin adı
bile laik eğitime aykırı. Hz. Peygamberimizin –aidiyet eki var- mizin dediğiniz
zaman diğer peygamberleri ve inançları bunun dışında bırakıyorsunuz.
Bugün itibarıyla söylüyorum. Okulların tamamı, normal bir
Anadolu lisesinde seçmeli derslerden din modülünü seçmiş olan bir öğrenci, bir
de yabancı dil olarak Arapçayı seçiyorsa, toplam ders saatlerinin yüzde 28.75´i
kadar dini eğitim almış oluyor. Demek ki ne oldu, tüm okullarda potansiyel imam
hatipler açıldı. İmam hatip ortaokulu kapatılmadan önceki müfredatını aşan
oranda dini ders okutulan imam hatiplerde bütün okulların içinde açıldı.
Açılabilir diyelim, isteyenler gitsin diyelim. Diğer seçmeli
grup ders grupları birçok okulda açılamadığı için aileler okullarda baskı
altında bırakıldı. Demek ki 4+4 eğitimin ekseninde farklı bir yöne kayışın
başladığı tarihtir. O günden bu güne çok şey oldu. Olanların en önemlilerinden
biri merkezi yerleştirme TEOG sınavları ile birlikte öğrencilerin kendi
istekleri dışında, tercihlerinde yer almadıkları halde imam hatip okullarına ve
meslek liselerine yerleştirilmesi oldu.
Eğitimde demokratik eğitime, eğitimin seçme özgürlüğüne,
öğrencinin ve onların ailesinin kendi geleceklerini belirleme hakkına aykırı
olarak zorunlu olarak akademik eğitimden alınıp mesleki eğitime ve imam
hatiplere yerleştirme yapıldı. İmam hatip liselerine isteği dışında yerleştirilen
öğrenci sayısı 42 bin, meslek liselerine 74-75 bin. Bu eğitimde bireyin
geleceğini özgürce belirleme hakkını gasp eden bir uygulamadır. İster meslek
lisesine, ister Anadolu lisesine, ister fen lisesine kendi isteği dışında
yerleştirilmek, bütün yaşamının akışını etkileyecektir.
Bunun dışında iki bine yakın okul, akademik eğitim veren liseler, imam hatip
lisesi ve imam hatip ortaokuluna dönüştürüldü. Burada okuyan öğrencilere okul
başına üçyüz, beşyüz, kiminde altı yüz ile hesaplarsanız çok ciddi bir rakamla
karşılaşırız.´´
´´NEDEN OSMANLICA´´
Son Eğitim Şurası´nda gündeme gelen Osmanlıca Dersi tartışmalarına
da değinen Serter bu konuda şu görüşleri ileri sürdü:
´´Milli Eğitim Şurasında Osmanlıca diye bir tartışma
başlatıldı. Osmanlıca diye bir dil yok aslında. Osmanlı Türkçesi denilen dil,
Türkçenin içine Arapça ve Farsça kelimeler katılarak geliştirilen bir dil olup,
Osmanlılar döneminde özellikle eğitim görmüş saray erkanı ve devletin
kullandığı bir dildir. Halka inmemiş bir dildir. Bunun ürettiği edebiyata da
divan edebiyatı denir. Bir de halk edebiyatı var. Divan edebiyatından
bestelenmiş Türk Müziği eserlerini bir yana bırakırsanız, divan edebiyatı halk
edebiyatına göre hafızalarımızda çok daha az yer etmiştir. Çünkü dil halkın
kullandığı dildir. Türkülerimizin kökeni ordandır. Öbürü bir kenara atılmıştır.
Şuna karşı değilim. Bizim gençlerimiz zengin bir dille yetişsin. Bunun içinde arapça kelime olabilir, farsça kelime olabilir. Bir edebiyat öğretmeni okuduğu zaman çok basit, dilimize girmiş kelimeleri bile anlayamayan gençler yetiştirmekten ben de rahatsızım. Ama mesele bu değil. Mesele arap alfabesinin okullara sokulmasıdır. Nokta. Mesele bu. Niye derseniz şundan. Osmanlıca öğretiyoruz dedikleri şey, Osmanlıca kelimelerin bizim yeni türk harfleriyle yazılması değil. Arap alfabesi. Değerler eğitimi altında bazı il ve ilçelerimizde, anaokullarında arap alfabesinin harfleri öğretiliyor. Çocuklara renkli kutular yapıyorlar, içine arap alfabesinin harflarini yazıyorlar. Önce ilk beş harf, elif, sonra ikinci beş harf, elifba diye adı geçiyor. Bu değerler eğitimi altında birtakım okullarda okutulmaya başlandı. Üç buçuk dört yaşındaki çocuklara. Dört yaşında çocuğa biz alfabeyi öğretmiyoruz ki, arap harflerini öğretelim. Elimizde belgeler olduğu için söylüyorum. Bu belgeyi TBMM genel kurulunda gösterdim. Üstünde acil diye kocaman yazıyla ilçe milli eğitim müdürlüklerine gönderilen doküman benim gösterdiğim.´´
´´DİN EĞİTİMİ OKUL ÖNCESİNE KADAR İNMİŞTİR´´
Dini eğitimin okul öncesi eğitime kadar sirayet
ettirildiğini iddia eden Serter açıklamalarını şöyle sürdürdü:
´´İlkokulları ortaokulları bıraktık, okul öncesi eğitimle
uğraşıyoruz. Milli eğitim bakanlığı bir vakıfla sözleşme imzalıyor değerler
eğitimi için. Ne için imzalıyor bunu. Değerler dediğimiz şeyler için. Değerler
eğitimi kötü bir şey değil, temel etik değerler; sevgi, saygı, hoşgörü,
fedakarlık, sabırlı olmak, saygılı olmak falan gibi klasik evrensel değerler.
2011 yılında bunun için düğmeye basılmış. Ama yetmemiş. Tatmin olmamışlar. O ne ki saygı sevgi. İşin içine mutlaka dini eğitimi sokmaları lazım. Sokamayınca rahat uyuyamıyorlar. Onun için tutmuşlar hizmet vakfı diye bir vakıfla Milli Eğitim Bakanlığı bir protokol imzalamış. Elimizde protokol var. İmzalayanlar belli. Hepsi Milli Eğitim Bakanlığı bürokratları. Bu protokole göre eğitimin materyallerini, artı eğitimcileri bu vakıf belirliyor. Size vakfın yöneticilerinin fotoğrafını göstereyim. Bunu gösterirken aşağılamak için göstermiyorum. Bu insanların okuma yazmayı bile okul dışında öğrendiklerini özgeçmişlerinden öğreniyoruz. Ben özgeçmişlerine bakıyorum, hiçbir resmi okuldan bir belgelerinin olmadığını görüyorum. Bu vakfın nurcu bir vakıf olduğu kendi sitelerinde yer alıyor. Nurcu bir vakıf ne yapmış, hangi eğitim faaliyetinde yer almış da, bakanlık bunu seçti diye bakıyorum. Sadece dini bir iki kitapla, Kur´an bastığını ve dağıtımını yaptığını görüyoruz. Bu kadar. Şimdi siz tutuyorsunuz bizim çocuklarımızı değerler eğitimi yapma eğitimin yapma görevini bu vakfa veriyorsunuz. Başka vakıf mı yok? Veya niye veriyorsunuz?´´
KARTAL: ´´BAZILARI EĞİTİMDEN KİNDAR BİR NESİL YETİŞTİRMEYİ ANLIYOR´´
CHP Ereğli İlçe Başkanı Hayrettin Kartal da konferansın
açılışında yaptığı konuşmada, ´´Türkiye´nin çok sorunları var. Türk eğitim
sisteminin de çok sorunları var. Ancak, eğitim deyince birilerinin aklına
dindar ve kindar bir nesil yetiştirmek geliyor. Dindar ve kindar bir nesil
yetiştirmek mi Türkiye´nin hayrına yoksa bilimsel, laik, demokratik bir kuşak
mı? Bu konuda alanında uzman bir isim olan Sayın Sertel´i dinlemekten son derece
mutlu olacağız´´ şeklinde konuştu.
Konferansa, CHP Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk, Ereğli
Eski Belediye Başkanı Halil Posbıyık, Siyasetçi ve Avukat Ünal Demirtaş, CHP
Ereğli Belediye Meclis üyeleri, bazı eğitim sendikalarına üye öğretmenler,
partililer ve vatandaşlar katıldı.
YORUMLAR
İlginizi Çekebilecek Diğer Haberler
Sever’in baba acısı…
14.3.2022 13:30 1459Karadeniz Ereğli ilçesi Ören Mahalle Muhtarı Halil Sever’in babası Rıza Aydın yaşama veda etti. Ereğli Ören Mahalle Muhtarı Halil Sever ve Ören Maha...
OTOBÜS FARESİ FENA FAKA BASTI!
31.10.2020 23:11 2044Karadeniz Ereğli’de, halk otobüsünde hırsızlık yaptığı öne sürülen kişiyi suçüstü yakalayan şoför, güvenlik kamerasının ...
ANNELERİNİN İSTEDİĞİNİ YERİNE GETİRMEK İÇİN!...
4.11.2020 14:16 1208Zonguldak’ın Alaplı ilçesinde meydana gelen yangında ağır yaralanan ve kaldırıldığı hastanede tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayan Altun Sever’in ...
Son Eklenen Haberler
14 GÜN SONRA GELEN KARA HABER
25.4.2024 14:57 1089Zonguldak'ta 14 gün önce trafik kazasında ağır yaralanan 23 yaşındaki Tolgahan Sarı, hayatını kaybetti. Edinen bilgiye olay 11 Nisan günü Çaydamar Ma...
DÜNYA VATANDAŞI OLMAYA ADAY ÖĞRENCELER BİR ARAYA GELECEK
25.4.2024 14:46 265Zonguldak’ın ilçesi Ereğli’de, farklı okullardan lise öğrencilerinin katılacağı KEALMUN'24 konferansı 26-27-28 Nisan tarihinde Karadeniz Ereğli Anadolu L...
TÜBİTAK FİNALLERİ´NDE EREĞLİ’NİN GURURU OLDULAR!
25.4.2024 14:27 441TÜBİTAK Ortaokul Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışması Ankara Bölge Finali gerçekleştirildi. TÜBİTAK Başkanı Hasan Mandal, derece elde eden Karade...
KUŞKONMAZ HASADI BAŞLADI
25.4.2024 12:55 290Düzce Merkez Develibesni Köyünde 3 dekar alanda kuşkonmaz üreticiliğine başlayan üretici Meral Başak Bannerman'ın tarlasında yetiştirdiği ilk kuşkonmaz ...
KANALA DÜŞEN TOSUN KURTARILDI
25.4.2024 12:48 254Düzce’de, kanala düşen büyükbaş hayvan kurtarılarak sahibine teslim edildi. Belediye İtfaiye Müdürlüğü ekibi, aldıkları ihbar &...
KESİLEN BİLEZİK ÇIKARILDI
25.4.2024 12:24 428Zonguldak’ta bir kadının sağ el bileğinin şişmesi sonucunda sıkışan bileziğini, itfaiye ekipleri keserek çıkardı. Olay Alaplı ilçesine bağlı Tepeköy Ma...
En çok hangi renk otomobil sattı?
25.4.2024 11:54 239Zonguldak’ta 2024 yılı Mart ayında 1460 taşıtın trafiğe kaydı yapıldı. Peki yakın illerde kaç adet yapıldı? Türkiye genelinde en çok gri renk ara&ccedi...
KESİKBAŞ CİNAYETİNDE SON DURUM
25.4.2024 10:06 480Zonguldak’ta, Mustafa Keleş’in başının kesilerek vücudundan ayrı bir yere gömülmesi cinayeti ile ilgili tutuksuz yargılanan sanıklar hakim karşısına &...
YİĞİT YENİDEN DANIŞTAY BAŞKANI
24.4.2024 17:51 426Danıştay Başkanı Zeki Yiğit, görev süresinin dolmasının ardından yapılan seçimde, bir kez daha göreve seçildi. Zeki Yiğit'in 7 Mayıs 2020'de başl...
ERDEMİR, TUBE & WİRE FUARI’NA ÜÇÜNCÜ KEZ KATILDI
24.4.2024 17:29 304Karadeniz Ereğli’de kurulu olan Türkiye’nin en büyük yassı çelik üreticisi ERDEMİR’in, demir-çelik endüstrisinin uluslar...