Türeli: ´´Kudüs provokasyonuna son verilmelidir!´´

Türeli yaptığı yazılı açıklamada, bu ABD Büyükelçiliği´ni Kudüs´e taşıma kararıyla yaşanacak olası provokasyonların yeni çatışmaların başlamasına neden olacağını ileri sürdü.

Kararın ABD  yönetimi tarafınden hem iç hem de dış politika malzemesi olarak kullanıldığına işaret eden Türeli açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

´´ABD Başkanı Donald Trump, 1995 yılında aldıkları ´´Kudüs´ün İsrail´in Başkenti olduğuna dair karar´´ın gereğini yerine getirerek, ABD Büyükelçiliği´ni Kudüs´e taşıyacağını açıkladı. Bu büyük bir provokasyon girişimidir. Ortadoğu Bölgesi´nde yeni çatışmaların başlamasına neden olacaktır. Trump, bu kararı ile böyle bir çatışma sürecini başlatmak istemektedir.

Trump, bu kararı ile hem iç politikada kendini güçlendirmeyi hedefliyor; hem de ABD, İsrail, Mısır ve Suudi Arabistan ittifakı ile Ortadoğu´da Rusya ve İran etkinliğine karşı yeni bir süreç başlatmak istiyor.

BUNA FİLİSTİN HALKI KARAR VERMELİDİR

Kudüs´ün Başkent olduğu bir Filistin Devleti mi, yoksa Kudüs´ün Filistin ve İsrail´in başkenti olacağı iki devlet mi konusunda barış sürecinde kararı Filistin Halkı verecektir. Fakat, Barış sürecinin yeniden başlayabilmesi için öncelikle ABD-İsrail provokasyonun sona erdirilmesi, İsrail´in yeni yerleşim yerleri açma politikasına son vermesi, işgal ettiği toprakları terk etmesi ve Filistin´den sürülen Filistinlilerin ülkelerine dönebilmesi gereklidir.

 Ortadoğu´da zaten bir savaş ortamı mevcutken, yeni çatışma konularını gündeme getirmek Ortadoğu ve Dünya halklarının yararına değildir. ABD ve tüm emperyalist güçler Ortadoğu´dan derhal elini çekmelidir.

ERDOĞAN, FIRSAT PEŞİNDE…

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Hükümet; Trump´ın çıkışını fırsata çevirme peşindedir. İçerideki sıkışmışlığın üstünü örtmekte, ırkçı ve gerici politikasına alet etmektedir. Sorun dinler ve mezhepler sorunu olarak ele alınamaz. Sorunu üreten emperyalistler ve onların işbirlikçilerinin politikalarıdır. Amerikan emperyalizmi ve İsrail Siyonizm´i ile  lafla mücadele edilemez. Açık ve gizli bütün askeri ve ekonomik anlaşmalar başta olmak üzere, bütün ikili anlaşmalar iptal edilmelidir. Bu yapılmadan sonuç alıcı hiçbir adımı atmak mümkün değildir.

 Emek Partisi olarak, Mazlum Filistin Halkını tüm gücümüzle destekliyoruz.

Bütün işçi ve emekçileri Filistin halkının haklı davasını desteklemeye çığırıyoruz.´´