EKMEK BULAMAYAN HAMSİ YESİN!
Başlıktaki ifade, dönemin politik mülahazaları dolayısıyla, basmakalıp bir yakıştırma sonucu talihsiz Kraliçeleri Marie Antoinette’e Frenk ahalisince mal edilmiş “ekmek yoksa pasta yesinler” ifadesinin bir çeşitlemesi.
Metafor olarak, yoksulluktan muzdarip toplumların, kendisi lüks içinde yaşayan seçkinlerinin, avama yönelik kibirli bakışını ifade eden bir deyiştir bu.
Biliyorsunuz Hamsi festivaline iki haftadan az kaldı. Tabii adı festival olunca, beklentiler de çeşitleniyor. Yöneticilerimiz, büyük kalabalıklar önünde kişisel karizma imalatıyla uğraşırken, bir kısım ahali, işin gastronomi boyutunu bir kenara bırakacak ve sadece akşamki konserlerden yararlanmanın yolunu arayacak. Yine de festivalin esas olayı, gündüz vakti kurulan mangallarda, dağıtılan hamsinin pişirilmesi olacak.
Millet uzun kuyruklar halinde, dağıtılan hamsiden almak için üst üste yığılacak, netice itibarıyla inişli çıkışlı fiyatların dip yaptığı anlarda bile hamsi yiyemeyenler, doya doya hamsi yiyecek. Anlayacağınız ekmek bulamayanlar hamsi yiyecek. Bu arada önceki senelerdeki gelenek devam ederse, belediye hamsinin yanında ekmek de dağıtacak. Böylece ekmek bulamayanlar ekmek de bulmuş olacak.
Tabii bu yazının temel amacı hamsi festivalini eleştirmek olmadığı gibi, açlık ve yoksulluk bir güne mahsus olgular değil.
***
Seçimden evvel belediye başkan adaylarının, özellikle de seçilen belediye başkanlarının sözleri kısa sürede suya yazılmış yazılara dönüşür nedense.
Belediye Başkanı Halil Posbıyık seçimden önce, “Sadece Ramazan ayında değil, senenin her günü ihtiyaç sahiplerine sıcak aş götüreceğiz” sözü vermişti ya. Bu sözün tam olarak nasıl gerçekleştiği henüz kamuoyuna açıklanmadı. En azından en eften püften konularda belediyeden yapılan açıklamalar arasında bu konuya ilişkin bir bilgi yok.
Haliyle bu işler ekonomik bir güç istiyor. Belediye başkanının yatırımlara neden başlanmadığını yazanlara ithafen buyurduğu “para mı var nasıl yatırım yapalım?” özlü sözünden anlaşılacağı üzere, bu işler için biraz daha zamana ihtiyaç var. Akla bir Nasrettin Hoca fıkrası gelmiyor değil. Hani alacağını isteyen komşusuna “Şuradaki tarlayı bu sene ekmeyeceğim, seneye orada dikenler büyüyecek, buradan geçen koyunların yünleri bu dikenlere takılacak, o yünleri eğirip ip yapacağım, iple kumaş dokuyup satacağım, sana borcumu ödeyeceğim,” Komşusu acı bir tebessüm edince de “Gördün peşin parayı, gülersin tabii” diyor ya.
Aynı onun gibi…
***
İnsanın her gün festival olsa diyeceği geliyor. Çilek festivalimiz biraz yorgun düşmüş olabilir ama devam eden süreçte, vatandaşı her tür çileğe doyuracak etkinlikler neden olmasın? Kestane Festivali, Armut Festivali, kuşburnu festivali da önerilebilir. Bir de hamur işi festivali olursa, maşallah derim, zira ekmek bulamayanların en azından “Pasta yemesi” mümkün olabilir o zaman.
İşte o zaman, seçim vaatleri arasında yer alan ama bugüne kadar olası festivaller arasında pek revaç bulmayan, ilçeyi nüfusunun binde birinin bile dinlemediği caz müziğinin merkezi yapacak “Caz Festivali” düzenlemeye sıra gelecektir. Düşünsenize, karnınız tok, sırtınız pek, gitmez mi Chet Baker , Charlie Mingus, Louis Armstrong şarkıları dinlemek.
Yoksulluk baskısı altında, hamsi festivallerinde protein alma hesabı yapan bir toplumda, böyle etkinlikler , “Ayranın yok içmeye, tahtırevanla gider gezmeye” veya “kel başa şimşir tarak” anlamına gelirdi.
Yine de festivaller iyidir. Ancak diyeceğim o ki, bir kurum, bir şehir, bir insan, temel problemleri dururken enerjisini bu yöne kanalize ediyorsa, ortada sorgulanması gereken bir duru var demektir.
YORUMLAR
Hüseyin AKSAKAL DÜNYA HALİ Tarafından Yazılan Son Yazılar
NE BAYRAMINDAN BAHSEDİYORSUNUZ?
24.7.2023 15:12 9703Her sene 24 Temmuz’da basın mensupları için kutlama mesajları yayınlanır. Adı üstünde Basın Bayramı ya… Gelec... Devamını oku >>
KENDİ AYAKLARI ÜSTÜNDE BİR EREĞLİ…
20.6.2023 13:54 2233Gazetelerde, internet sitelerinde, sosyal medyada, realitenin ne olduğundan ziyade, kimin haklı olduğu veya kimin neye sahip olduğu, neye s... Devamını oku >>
GEÇEN HAFTA, BU HAFTA
9.2.2023 15:05 2102İçimden hiç yazı yazmak gelmiyor… Daha doğrusu ne yazsam yetersiz olacağını bildiğimden, klavyemden utanıyor, be... Devamını oku >>
BEKLEYEREK DEĞİL, ÇALIŞARAK…
1.1.2023 13:20 1828Karadeniz Ereğli yeni yıla okulda akran zorbalığının bir örneğini konuşarak girdi. Bir meslek lisesinde dört öğrenci, eng... Devamını oku >>
İL OLMA TALEBİ YA DA EREĞLİ’YE SAĞIR OLMAK…
23.12.2022 17:05 16012020 Aralık ayında, neredeyse tam iki yıl önce bu konuyu yine yazmışım. “Karadeniz Ereğli, taleplerini merkezi idareye aktarm... Devamını oku >>